Kibirle Değil, Tevazuyla Yüksel!..
Geçmişten Günümüze İbretlik Kıssalar!..
Ahmet Aygen
Değerli Dostlar!..
Bir gün bir derviş, kibir ve gurur abidesi bir kralın sarayına davet edilir. Kral ona en güzel yemekleri hazırlatmış, gösterişli bir sofra kurdurmuştur.
Derviş sofraya bakar ve yemeğe dokunmadan şöyle der:
“Ey hükümdar! Sofran çok zengin ama içinde kanaat yok. Kalbin çok dolu ama içinde tevazu yok.”
Kral'ın kibir ve gururlu bakışlarına aldırmadan derviş şöyle devam eder; “Sarayına değil, kalbine misafir al. Malını değil, gönlünü ikram et. Asıl zenginlik gösterişte değil, kalpteki alçakgönüllülüktedir.”
Kral; derviş'in o sözünün ağırlığıyla silkinir; o günden sonra altın tabaklardan elini çekip, halkıyla aynı toprakta çalışmaya, aynı kapta ekmeğini bölüşmeye ve onların dertlerini dinlemeye başlar." Ve görür ki; gerçek sofralar, gönüllerde kurulandır.
Gücün ve iktidarın insanı yüceltmediğini, asıl yüceliğin kalpteki sadelik ve tevazuda saklı olduğunu bilimek gerek, zamanın saltanatları gelip geçer; fakat bir dervişin sofrasında edep ile eğilen başlar asla unutulmaz.
Toplumda insanlar birbirine sahip çıktıkça, gurur ve kiblirle değil tevazuyu esas alındıkça, kardeşlik kuvvetlenir. Bizim medeniyetimiz, merhamet medeniyetidir. Ecdadımız, padişah olsa da dervişten nasihat almayı şeref bilmiş; ilmi olanı baş tacı etmiş, kanaatle yaşayanı örnek göstermiştir.
Günümüzde binbir türlü sebeplerle örselenmiş ve yıpratılmış bu değerlermizi diri tutmak ve aynı değerlere dönmek, insan ilişkilerinde saygı, hoşgörü ve eşitliği yeniden canlandırmak zaruridir.
Tevazu, insana makamdan daha çok yakışır. Dervişin duasıyla yücelen bir kral, bize gösteriyor ki gerçek yücelik, gücünü başkalarının hizmetinde kullanmaktır.
Unutmayalım:
İnsanı insan yapan; taşıdığı unvan değil, gösterdiği tevazu, samimiyet ve alçak gönüllü duruşudur.
Makamlar gelip geçer; ama gönüllerde iz bırakmak, samimiyet ve alçakgönüllülükle mümkündür. Toplum, kibirli liderlerden çok, halkla omuz omuza yürüyen alçakgönüllü insanlara muhtaçtır.
Ey Rabbimiz! Nefsimizin böbürlenmesini ve kibrimizi kır, bizi her halimizde mütevazı eyle. Kalplerimize güzel ahlak ve vakar ver. Âmin.
Yorumlar
Yorum Gönder