Güven ve Sadâkat



Güven ve Sadâkat 
Ahmet Aygen


Son yıllarda en fazla ihtiyaç duyduğumuz Güven, maalesef yerini güvensizliğe bırakmıştır.

Hep birlikte büyük bir güven bunalımı yaşamaktayız. İnsan insana, arkadaş arkadaşına, komşu komşusuna hatta kardeş kardeşe güvenmemeye başlamıştır.

Çocukluk yıllarımla şimdileri kıyasladığımda, güven bunalımın ve güvensizliğin her yıl biraz daha arttığını görmekteyim. 

Benim çocukluğumda köyde evler arasında avlu duvarları yoktu, tarlalar arasında çitler yoktu. Avluları komşularla beraber kullanırdık, evden çıkarken kapıyı çeker çıkardık, kilit bilmezdik. Bir güven itimat vardı. Oysa şimdi kapılara bir kilit yetmiyor, iki kilit takıyoruz, o da yetmiyor alarm, kamera taktırıp güveliği sağlamaya çalışıyoruz. Avlu duvarlarına 150-200cm duvar örüyor üzerine tel çekiyoruz.

Bu derece güven bunalımının en önemli sebebi Dinimize, İslam’ın ipine sıkıca sarılmadığımızdan, Hz Peygamberimizin sünnetini yaşamadığımızdandır.

Oysaki Muhammed-ül emin olan Peygamber Efendimiz bize her konuda örnek olmuştur. Şöyle bir baktığımızda, dünyevi hırs uğruna, maddiyat uğruna, makam mevki uğruna Müslüman Müslüman’ı kandırmakta, dolandırmakta, malına mülküne ırzına canına kast etmektedir.

İslam coğrafyasında yıllar yılı savaşlar bitmemekte. Masumlar, çocuklar ölmekte, evsiz yurtsuz kalmakta…
Öldüren La ilahe illallah diyerek öldürürken, nasıl bir çelişki ki, ölen de La ilahe illallah demektedir.

Tek kurtuluşumuz Dinimizi tam anlamıyla yaşamak, Muhammed-ül emin olan bir Peygamber’in Ümmeti olarak kendimizden başlayarak, güveni yeniden inşa etmek, toplumun her kesimine yerleştirmektir.

Bu vesileyle Mevlid Kandili'nizi kutlarım...

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kaç Nefes Kaldı, Ömürden Geriye?!.

İnsanın En Büyük Düşmanı Kimdir?

Sevdiğinizi Allah İçin Sevin!